Twitter Verisine Dayalı Siyaset Bilimi Araştırmaları - İLKE Analiz

Twitter Verisine Dayalı Siyaset Bilimi Araştırmaları

Selim Yaman

Son yıllarda sosyal medya, Türkiye’deki siyasi iletişim ve tartışmalar için giderek önemli bir platform haline geldi. We Are Social şirketinin 2022 raporuna göre, Türkiye’de Whatsapp, Instagram ve Facebook’tan sonraki en popüler dördüncü sosyal medya platformu Twitter. Aynı rapor, Twitter’ın Türkiye’de 16,1 milyon kullanıcısı olduğunu gösteriyor. Twitter’ın kullanıcılarını 13 yaş ve üstü olarak sınırlandırdığını da düşününce bu rakam, nüfusun yüzde 23’üne tekabül ediyor. Diğer yandan, 2023 verilerine göre Türkiye, Twitter kullanımında dünyada 7. sırada.

Twitter’ın özellikle politik tartışmalar için önemli bir forum haline gelmiş olmasıyla siyasetçiler, uzmanlar ve vatandaşlar; görüşlerini ifade etmek, bilgi paylaşmak ve diğerleriyle iletişim kurmak için platformu kullanmaktadır. Türkiye’deki her siyasinin bir Twitter hesabının olması, buradan kendi kampanyasını yürütmesi de bunu göstermektedir. Twitter aynı zamanda, ırkçılık ve nefret söylemi eğilimlerini belirlemeden yanlış bilgi yayılımını analiz etmeye kadar geniş bir yelpazede araştırmalar yapan siyaset bilimciler için de kritik bir veri kaynağı haline gelmiştir.

Özetle, Türkiye’de Twitter verilerine dayalı siyaset bilimi araştırmaları da önemli bir alan haline gelmiştir. Bu yazıda, Türkiye bağlamında Twitter verilerini kullanarak siyaset bilimi araştırması nasıl yapılacağını ve veri toplama ve analizinden elde edilen bilgilerin nasıl kullanılacağını inceleyeceğiz. Gelecekteki araştırmalara yönelik önerilerle de yazıyı sonlandıracağız. Böylece, bu yazının sosyal medyaya dayalı araştırma yapmak isteyen sosyal bilimcilere bir fikir vermesini arzu ediyoruz. Tafsilatlı bir rehber önermekten ziyade, yapılabilecek potansiyel araştırma konularına, yöntemlere, ve nelere dikkat edilmeli hususlarına dair bilgi vermeyi amaçlıyoruz.

Twitter’dan Veri Nasıl Toplanır?

Twitter, siyasi bilim araştırmaları için değerli bir veri kaynağı. Bu veri kaynağına araştırmacılar API üzerinden veya web kazıma yöntemiyle erişebilirler. İki yöntemin de oldukça detaylı incelikleri olmasına rağmen, bu yazıda sadece yüzeysel olarak bahsedebileceğiz. Twitter’ın veri erişme arayüzü API (Uygulama Programlama Arayüzü), araştırmacıların yapılandırılmış bir formatta büyük miktarda Twitter verisine erişebilmelerini sağlıyor. Akademik araştırmacılar, arşivlenmiş tweetler dahil olmak üzere aylık 10 milyon tweet gibi büyük bir veri yığınına ücretsiz olarak Twitter API’sinden erişebilirler. Ancak, Twitter yakın zamanda bütün ücretsiz erişim seçeneklerini kaldıracağını duyurdu, şu anda ise bu aracın ne olacağına dair büyük belirsizlik hakim. API erişimi kullanmanın avantajlarından biri gerçek zamanlı veri toplama imkanı sağlaması ve tweet içeriği, kullanıcı profilleri ve meta veriler gibi geniş bir veri yelpazesine erişim sağlaması. Üstelik Twitter’ın kendisi tarafından sağlandığı için, veri çekerken hizmet sözleşmesine aykırı bir durum da oluşmuyor.

Bir diğer, ama çok da tavsiye etmediğimiz yöntem ise veri kazıma (web scraping). Veri kazıma, otomatik araçlar kullanarak Twitter sayfalarından veri çıkarma işlemidir. Scweet gibi araçlarla araştırmacılar hızlı bir şekilde Twitter’dan veri toplayabilirler, fakat web kazıma yöntemi birtakım sorunları barındırmakta. Bunlardan ilki, Twitter’ın hizmet şartları kapsamında web kazıma araçlarının gri alanda kalması. İkincisi, bu araçlar düzenli olarak güncellenmediği takdirde, kolaylıkla hata mesajları üretmeye başlıyor olmaları. Sonuncusu, ve belki de en tehlikeli ise, bu araçlarla çektiğiniz veriler bazen eksik kalabiliyor, ya da eski içeriklere ulaşmakta güçlük çekebiliyorsunuz.

Twitter Verisi Nasıl Analiz Edilir?

Araştırmacılar, Twitter verilerini çektikten sonra, analiz etmek için içerik analizi veya ağ analizi gibi çeşitli teknikler kullanabilirler. Bunlardan ilki, sosyal bilimciler ile bilgisayar mühendislerinin de yoğun olarak kullandığı yöntem içerik analizi. Çekilen tweet’ler üzerinden doğal dil işleme yöntemleri kullanılarak, içeriklerin niceliksel olarak sınıflandırmasını yapmak mümkün. Örneğin, yalan haber paylaşımlarını tahmin etmek isteyen bir araştırmacı, elindeki etiketli verinin üzerinden makine öğrenmesi modelleri eğiterek, belirli bir konu etrafındaki tweet’leri doğru veya yanlış diye kategorize edebilir. Gene benzer bir biçimde, atılan tweet’lerin pozitif, negatif veya nötr şeklinde duygu analizini de yapmak mümkün. Duygu analizi, siyasi konularda kamuoyunu incelemenin yanı sıra siyasi olayların duygusal tepkisini de incelemek için kullanılabilir. Ancak araştırmacılar bu araçların sarkazm ve ironiyi algılama konularındaki yetersizliklerini de dikkate almalıdır. Duygu analizinden yola çıkarak kullanıcıların politik bir meseledeki duruşunu tespit etmeye çalışmak ise oldukça güç. Bu konuda yapılan çalışmalar, bir tweet’in duygusunun her zaman o kişinin politik tavrıyla örtüşmeyebileceğini gösteriyor.

Kısacası araştırmacılar, içerik analizi sürecini otomatikleştirmek için yazılım araçları kullanabilirler ancak önce bir kodlama şeması geliştirmeli ve güvenilirliğini test etmelidirler. İçerik analizi, siyasi konularda kamuoyu, siyasi tartışma ve siyasi olayların medya kapsamı gibi geniş bir yelpazede konuları incelemek için kullanılabilir. Fakat araştırmacılar, yaygın olarak kullanılan tahmin doğruluğu (prediction accuracy) metriklerine dikkat etmelidir.

Ağ analizi ise, Twitter kullanıcıları arasındaki ilişkileri, kimin kimi takip ettiğini ve kimin kimden bahsettiğini haritalamayı ve analiz etmeyi içerir. Ağ analizi, Gephi gibi yazılım araçlarıyla veya R’da igraph ile yapılabilir. Bu şekilde, siyasi iletişim ağlarının yapısını, siyasi aktörlerin sosyal medyadaki etkisini incelemek için kullanılabilir. Türkiye’deki kullanıcıların ideolojilerini, kimleri RT ettikleri üzerinden tahmin eden çalışmalar mevcuttur.

Şu ana kadar Twitter verileri nasıl elde edilebilir ve elde edildikten sonra hangi yöntemler ile analiz edilebilir sorularını konuştuk. Peki araştırmacılar bu analizler ile hangi problemlere ışık tutabilirler? Şu ana kadar araştırmacılar neleri dert edindiler ve nelere yanıt aradılar? Twitter verileri, Türkiye’deki politik bilim araştırmaları için içgörüler çıkarmak ve önerilerde bulunmak için güçlü bir araç olabilir.

Araştırmacılar Twitter verilerini kullanarak seçimler ve protestolar gibi siyasi olayların kamuoyu ve siyasi davranış üzerindeki etkisini inceleyebilirler. Örneğin, Yazarlarının çoğunluğunu New York Üniversitesi’nden profesörlerin oluşturduğu bir makalede araştırmacılar, Gezi Parkı olaylarında sosyal medya kullanımını ağ analizi yöntemiyle değerlendirmişler ve günün sonunda protesto hareketliliğinin nasıl yayıldığını göstermişlerdir.

Siyaset bilimciler, insanların yalnızca mevcut inançlarını pekiştiren bilgilere maruz kaldıkları yankı odaları (echo-chambers) fenomenini ve bunun Türkiye’deki siyasi kutuplaşmaya nasıl etki ettiğini incelemek için de Twitter verilerini kullanmışlardır.

Twitter verilerinin kullanılabileceği alanlardan bir diğeri ise çeşitli konularda kamuoyunu kolayca tespit etmeye imkan verisi. Twitter verileri, göç, sağlık ve eğitim gibi politik konularda halkın görüşlerine dair içgörüler sağlayabilir. Araştırmacılar tweetlerin içeriği ve tonunu analiz ederek, halk arasındaki önemli konuları ve endişeleri tespit edebilirler ve bu içgörülere dayanarak politika önerileri yapabilirler. Konu modelleme (topic modeling) bu tarz betimsel çalışmalarda en çok başvurulan yöntemlerden biri. Burada araştırmacıların dikkat etmesi gereken ve çalışmaları boyunca akılda tutması gereken temel mesele, Twitter kullanıcılarının halkın düşüncesini birebir yansıtmadığı. İlerleyen bölümlerde bunu biraz daha detaylandıracağız.

Siyaset bilimciler, insanların yalnızca mevcut inançlarını pekiştiren bilgilere maruz kaldıkları yankı odaları (echo-chambers) fenomenini ve bunun Türkiye’deki siyasi kutuplaşmaya nasıl etki ettiğini incelemek için de Twitter verilerini kullanmışlardır. Diğer çalışmalar, seçimler sırasında yanlış bilginin yayılmasını izlemek ve farklı grupların buna nasıl yanıt verdiğini analiz etmek için Twitter verilerini kullanmıştır.

Politikacılar, etkili iletişim stratejileri geliştirmek için Twitter verisine başvurabilir.

Twitter verileri sadece siyaset bilimciler için değil, aynı zamanda siyasiler için de kullanışlı bir araç olabilir. Politikacılar, etkili iletişim stratejileri geliştirmek için Twitter verisine başvurabilir. Araştırmacılar tweetlerin içeriğini ve tonunu analiz ederek, halkın duyarlı olduğu dili ve mesajlaşma yöntemlerini tespit edebilirler. Bu, siyasi liderlerin ve kuruluşların seçmenleri ve takipçileriyle daha iyi iletişim kurmalarına ve siyasi ajandalarını daha etkili bir şekilde tanıtmalarına yardımcı olabilir.

Twitter Verileriyle Araştırma Yapmanın Zorlukları

Twitter her ne kadar araştırmacılar için çok geniş bir veri kaynağı sunuyor olsa da, dikkat edilmesi gereken bazı hususlar mevcut. Bunlardan ilki, özellikle network temelli analizlerde karşımıza çıkan API kısıtlamaları. Mesela bir kullanıcının ideolojisini, o kişinin takip ettikleri kişiler üzerinden çıkarmak mümkün, fakat zaman alan bir seçenek. Mesela, eğer siz yüzbinlerce kişinin kimi takip ettiğinin verisini toplamak isterseniz, bu gerçekten uzun zaman alabilir.

İkinci bir mesele ise API erişiminin paralı hale gelmesi. Elon Musk’ın yönetimi devraldıktan sonra şirketi daha kârlı hale getirme çabalarının bir ayağı olarak, geliştiricilerin ve aynı zamanda akademik araştırmacıların sıklıkla kullandığı API, bundan sonra artık ücretsiz olmayabilir. Twitter artık bütün erişimlerin ücretli olacağını duyurdu fakat henüz uygulamaya koymadı. Bunun gerçekleşmesi durumunda, maalesef bireysel araştırmacılar güçlük yaşayabilirler. Bundan sonra Twitter üzerinden araştırmalar sadece fonlara erişimi olan merkezler tarafından yürütülürse bu, akademik üretimdeki finansal olarak desteklenen kurumlarla bireysel araştırmacılar arasındaki eşitsizliği büyütebilir. 2016 yılındaki Cambridge Analytica skandalından sonra da Facebook benzer bir yola başvurmuştu ve bu, Facebook verisine dayalı akademik üretimi ciddi anlamda sekteye uğratmıştı.

Amerika’da yapılan çalışmalar bize gösteriyor ki Twitter kullanıcıları daha çok genç, liberal görüşlü, erkek ve şehirli olma eğiliminde.

Üçüncü, ve kanaatimce en mühim mesele ise, Twitter kullanıcılarının nüfusu yansıtmıyor oluşu. Amerika’da yapılan çalışmalar bize gösteriyor ki Twitter kullanıcıları daha çok genç, liberal görüşlü, şehirli ve erkek olma eğiliminde. Benzer bir durumun Türkiye için de geçerli olduğunu tahmin etmek mümkün. 2023 seçimlerine dair Twitter’da dolaşan anket sonuçlarıyla sokaklarda yapılan anket sonuçlarını kıyasladığımızda bile dijital dünya ile reel dünya arasındaki bu uyumsuzluğu kolaylıkla fark etmek mümkün. Bununla beraber, eğer araştırmacı Twitter içerisindeki iki grubu kıyaslamak isterse, mesela hükümet yanlıları ile muhalifleri, bu iki grubun, kendi grupları içerisinden benzer kriterler ile ayrıştığını varsayabilir.

Sonuç olarak, Twitter verileri Türkiye’deki siyaset bilimi araştırmaları için değerli bir bilgi kaynağı. Twitter verilerinin analiz edilmesiyle, araştırmacılar kamuoyu ve siyasi tartışmalar hakkında içgörüler elde edebilir, karar alıcıları bilgilendirebilir ve etkili iletişim stratejileri geliştirebilirler. Twitter verileri gelecekte Türkiye’deki siyaset bilimi araştırmaları için daha da önemli bir bilgi kaynağı haline gelebilir.

0 yorum

Diğer Yazılar